enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
DOLAR
32,3374
EURO
34,8108
ALTIN
2.390,60
BIST
10.276,88
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Parçalı Bulutlu
18°C
İstanbul
18°C
Parçalı Bulutlu
Pazar Açık
19°C
Pazartesi Açık
21°C
Salı Az Bulutlu
24°C
Çarşamba Az Bulutlu
20°C

Yüksek enflasyona karşı politika ve stagflasyon olgusu

Yüksek enflasyona karşı politika ve stagflasyon olgusu
16.06.2022 12:00
171
A+
A-

Hedefle uyumsuz yüksek enflasyon… Fed ve diğer birçok rol model merkez bankasının resmi enflasyon hedeflemesinin %2 bandında istikrar olduğu bilinir. Gelişmiş ülkelerde, global olarak yaşanan enflasyon baskısı ve bunu besleyen politika, arz koşulları gibi faktörler değerlendirildiğinde en az 3 katlık bir oranla sapmanın olması, uygulanan parasal politikalarda hızlı normalleşme olgusunu ön plana aldı. Bu nedenle resesyon tehlikesine rağmen Merkez bankalarının sıkılaşmadan geri adım atmamaları ve enflasyonu düşürmek uğruna ekonomiyi baskılamaları ihtimal dahilindedir. Küresel jeopolitik risklere ve kötüleşen arz koşullarına eş zamanlı olarak baktığımızda resesyon olgusunun tetiklenmesi riski artmakta. Enflasyon ile resesyonun bir arada olması da kavramsal olarak stagflasyon olgusunu ele aldırmakta ve tarihsel uygulamalarda da buna uygulanmaya çalışılan agresif sıkılaştırıcı politikaların yol açması ihtimalinden bahsedilmektedir. 

 

Enflasyonla mücadele ve stagflasyon riski… Fed’in dün ortaya koyduğu Haziran 2022 ekonomik projeksiyonlarına bakacak olursak; enflasyonun 2024’ten önce %2 hedef bandına doğru inmeyeceği görülmektedir. Fed bu yıl için PCE enflasyonu tahminini Mart 2022’deki %4,3’ten Haziran 2022 projeksiyonunda %5,2’ye yukarı doğru revize ederken, 2023 için %2,6 ve 2024 için %2,2 enflasyon öngörüyor. Fed’in atacağı adımlar bu yıl hızlı şekilde erken evre faiz artışlarının olacağını göstermekte, gelecek yıllarda ise önce durağanlaşma, sonrasında da uygun finansal koşullara doğru gevşeme görülmekte. Tabii bunun gerçekleşmesi noktasında erken evre agresif sıkılaştırmanın enflasyonu indirecek etkinliği yaratması gerekmektedir.

 

ABD PCE enflasyonu ve Fed efektif fonlama oranı karşılaştırması… Kaynak: Bloomberg

 

Ekonomideki durgunluğun enflasyonla birleşimine “stagflasyon” denir. Stagflasyon, modern iktisat tarihi boyunca ekonomik bir hastalık olarak belirli dönemlerde etkili olmuştur. Günümüzde büyüme ve enflasyonun önceliklendirilmesine ilişkin görüşler birbirinden farklılık gösterse de, sürdürülebilir büyüme dinamikleri için enflasyonun düşürülmesi gerektiği görüşü hakimdir. Bu doğrultuda, para politikası araçlarının kontrolü ile talep ve ikincil etkilerin baskılanması, ardından koşulların normalleştirilmesi ve büyümenin önünün açılması yoluyla fiyat istikrarının istenilen düzeye getirilmesi rasyonel bir uygulama olarak değerlendirilmektedir.

 

Sonuç? Stagflasyon etkisi petrol fiyatlarının yıkıcı etkisinin hissedildiği 1970’li yılların ekonomisinde önemli bir yansımaya sahiptir. Bu noktada, Fed’in uygulama ayağında faiz oranlarını düşük tutması 1970’lerde yüksek enflasyonist baskıyı beraberinde getirdi. Volcker, Fed’in başına geçtiğinde sert bir reçete uygulamak ve faiz oranlarını keskin bir şekilde artırmak zorunda kaldı ve enflasyonu bu şekilde normalleştirirken büyümede şok bir düşüşe katlanmak zorunda kaldı. Bu perspektifle dünkü açıklamaları karşılaştırırsak, 75 baz puanlık artışı emerek FOMC toplantısına giren piyasalar, Powell’ın bu büyüklükte bir artışın daha gelebileceğini ancak bunun yeni normal olmadığını söylemesi ile belli ölçüde rahatlama gösterdi.

 

Tıpkı 70’li yılların yüksek enflasyonlu döneminde olduğu gibi, günümüzde arz sorunlarının enflasyonun tek kaynağı olarak görülmemesi, Merkez bankalarının reflasyonist politikalardan geri adım atmasına neden olmaktadır. Bu nedenle, ekonomideki zorlu toparlanmaya rağmen enflasyon baskısı Merkez bankalarını daha normal bir politikaya yönlendirmektedir.

Kaynak Tera Yatırım
Hibya Haber Ajansı

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.