Cumhurbaşkanı Erdoğan, Putin ile ortak açıklama yaptı

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasından bazı satır başları şöyle:

“Kendisiyle son olarak geçtiğimiz yıl Astana’da düzenlenen Asya’da İşbirliği ve Güven Artırıcı Önlemler Konferansı vesilesiyle bir araya gelmiştik. O günden bugüne kadar Sayın Putin ile daima yakın telefon diplomasisiyle diyalog içinde olduk. Bugün gerek ikili gerekse heyetlerimizin katılımıyla yaptığımız görüşmelerde gündemimizdeki konuları ele aldık.

 İkili ticaret hacmimiz geçen sene yaklaşık 69 milyar dolara ulaştı. 100 milyar dolar olarak belirlediğimiz hedefe emin adımlarla ilerliyoruz. Turizmde bu yıl da oldukça başarılı bir sezon geçiriyoruz. 2022 yılında 5 milyon 230 bin Rus vatandaşını ülkemizde ağırlamıştık. Bu yılın ilk 7 ayında ise 3,5 milyon Rus turist ülkemize geldi. Bu sayının kalan dönemde daha da artacağına inanıyorum.

Üzerinde özellikle durduğumuz konulardan biri Karadeniz Girişimi’nin yeniden canlandırılması oldu. Rusya’nın Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde ofis açma kararından memnuniyet duyduk. Karadeniz Girişimi, küresel gıda kriziyle mücadelede anahtar rol oynadı. Özellikle Afrika gibi tahıla en çok ihtiyaç duyanlar için bir nefes borusu oldu. Gündeme getirilen alternatif öneriler, Karadeniz Girişimi gibi sürdürülebilir, güvenli ve taraflar arası iş birliğine dayanan kalıcı bir model sunamamıştır. Rusya’nın girişimin yeniden başlaması noktasındaki beklentileri tüm tarafların malumudur. Rus dostlarımızın dile getirdiği hususları biz de farklı vesilelerle ifade ettik, ediyoruz. Eksiklerin giderilerek, girişimin devam ettirilmesi gerektiğine inanıyoruz. Bu konudaki görüşlerimizi değerli dostumla da samimiyetle ikili görüşmemizde paylaştım.

Bu kapsamda Birleşmiş Milletler ile bir istişare önemli ilerlemeler içeren yeni öneriler paketi hazırladık. Bu yeni süreç vasıtasıyla netice almanın mümkün olduğu kanaatindeyim. Türkiye olarak beklentileri karşılayacak bir çözüme inşallah kısa sürede ulaşacağımıza inanıyorum.

Bölgemizde kalıcı barış, istikrar ve refahın tesisine yönelik çalışmalarımızı sürdürme kararlılığındayız. Devam eden çatışmaların bir an önce uluslararası hukuk temelinde kalıcı ve adil bir barışla sona erdirilmesini arzu ediyoruz.

Taraflar arasında doğrudan müzakerelere evvelce ev sahipliği yaptık. Bu konuda üzerimize düşeni her zaman olduğu gibi yine yapmaya hazırız. Sayın Putin ile diğer bölgesel ve küresel meseleleri de ele aldık. Bu kapsamda Suriye, Güney Kafkasya, Libya ile Afrika’daki son gelişmeleri değerlendirdik. İkili ilişkilerimizi bugüne kadar iyi komşuluk, dostluk, samimiyet ilkeleri temelinde ülkelerimizin ve bölgemizin çıkarına hizmet edecek şekilde ilerlettik. Bu temel üzerine inşa edilen Türk-Rus münasebetlerinin faydalarını çok geniş bir alanda gördük, görüyoruz.

Özellikle Akkuyu Nükleer Enerji Santrali malum son şiddetiyle yürüyor. İkinci bir adım olarak da yine Sinop Nükleer Enerji Santrali konusunu bugün değerli dostumla ele aldık. Bu alanda da atılacak bir adımla Türkiye sınıf atlayacaktır.”

Putin’in konuşmasından bazı satır başları şöyle:

“Bugünkü görüşmelerimiz her zamanki gibi yapıcı ve işe odaklı atmosferde yapılmıştır. Biz güvenlik, ekonomi, siyaset, kültür, insani alanda tüm iş birliği alanlarımızı etraflıca değerlendirdik. Uluslararası ve bölgesel gündemin güncel konularını değerlendirdik. Ekonomik iş birliğimizi değerlendirdiğimizde memnuniyetle kaydettik ki karşılıklı ticaret hacmimiz artıyor. 2022 yılında ticaret hacmimiz yüzde 86 arttı ve 62 milyar dolara ulaştı. Bu senenin ilk yarısında yüzde 4 daha da arttı. Ticaret hacmimizde daha etkin bir şekilde milli para birimleri kullanıyoruz.  Dolar ve Euro payı ise sürekli olarak düşüyor.

Enerji alanında iş birliğimiz hakikaten stratejik nitelikte. Rosatom şirketimiz Akkuyu Nükleer Güç Santrali inşaatına devam ediyor. Dört üniteye sahip olan bu santral, toplam 4 bin 800 megavat güçte olacaktır.

Doğalgaz merkezinde de etkin bir şekilde iş birliği yapıyoruz.

Rusya her zaman olduğu gibi bu sevkiyatlar bakımında güvenli ve sorumlu bir ortak olacaktır. İlerde de Türk ekonomisine bu ucuz ama çok etkili bir yakıtın sevkiyatlarına devam edeceğiz. Türkiye üzerinden üçüncü ülkeye transit olarak gaz sevk etmeye hazırız. Onun için Türkiye’de doğalgaz dağıtım merkezi kurulmasını teklif ettik.

Tarım alanında iş birliğimiz hızla gelişiyor. Geçen sene ticaret hacmimizin sadece tarım alanındaki hacmi 7.4 milyar dolar seviyeye ulaştı. Bu sene de ilk 6 ayda yüzde 19 arttı. Turizm alanındaki iş birliğimizden bahsetti. Geçen sene Rusya’dan Türkiye’ye 5 milyon turist geldi. Bu yılın ilk yarısında 2.2 milyon Rus daha geldi. İnanıyoruz ki aynı şekilde hızlı tempo gelişmeye devam edecek bu iş birliğimiz. Bizim ilgili kurumlarımız, Türk meslektaşlarıyla Rus turistlerin Türkiye’de huzurlu ve güvenli bir şekilde tatil yapması için çalışıyoruz. Türk meslektaşlarım bunun için elinden geleni yapıyor.

Rusya, Türkiye’nin karşı karşıya olduğu felaketler olduğu zaman dost ve ortak olarak her zaman yardım etmeye hazırız.

Bu yazın Türkiye’ye yangın söndürmek için yangın söndürme uçakları gönderdik. Uluslararası konulardan bahsettik. Özellikle Ukrayna. Bugün tabii ki Karadeniz Girişimi’nin sona ermesinden bahsetti. Sayın Erdoğan da bunu çok konuştu. Biz bunu yapmaya, bu kararı almaya mecburduk. Bizi Zorladılar. Çünkü Batıyı Rus tarım ve gübre ürünlerinin ihracatının açılmasını engelliyor. Yani Batı bizim tarım ihracatının yaptırımdan kaldırılması için engelliyor.

Üretim bakımından bir sorun yok ama dağıtım konusunda bir sorun var. Bunun Karadeniz Girişimi ile hiçbir alakası yoktu. Sürpriz bir şey değil çünkü Ukrayna’nın dünya gıda ihracatında payı çok az. Yüzde 5’tir. İlerde de daha da düşecek. Batı bizi aldatıyordu çünkü ilk Karadeniz Girişimi’nin hakikatinin insani hedefleri yoktu. Gönderilen gıdanın yüzde 70’i gelişmiş ülkelere ulaştı ve hakikaten fakir fukara olan ülkeye sadece yüzde 3 ulaşmıştır. Bir milyon ton az. Biz Tahıl Anlaşması’nı canlandırmaya hazırız. Eğer Rus tarım ürünlerinin ihracatı ile ilgili tüm yaptırımlar kaldırılacaktır. Eğer bu yapılacaksa biz canlandırmaya hazırız. Sayın Erdoğan’a bunu açıkça söyledim. Rusya olarak küresel gıda pazarlarındaki durumun stabilize etmek için elimizden geleni yapmaya hazırız. Bu konuda bir projemiz var. Rusya’dan bir milyon ton tahıl imtiyazlı fiyatla Türkiye üzerinden ona çevirip Katar’ın finansmanı ile böyle bir proje yerine getirmeye hazırız. Katar da insani sebeplerden dolayı bunu da değerlendiriyor. Biz 6 Afrika ülkesiyle çalışıyoruz. Bu ülkelere ücretsiz olarak bizim gıdamızı ve hatta bütün masrafları karşılamaya hazırız.

Suriye’de Türkiye ile olan iş birliğimize çok büyük değer veriyoruz. Astana formatımızdaki iş birliği de çok önemli. Suriye konusunda en etkin bir mekanizma söz konusu. Biz Türkiye’nin Suriye krizinin çözülmesine temel ilkeleri paylaşıyoruz, hemfikiriz bu konuda. Türkiye’nin toprak bütünlüğü, bağımsızlığının korunmasıdır. Tabii ki ulusal bir barış ve birlik lazım.

Libya’da kapsamlı bir çözümden yanayız. Ben inanıyorum ki bugün yaptığımız değerlendirmeler çok verimliydi.”

Hibya Haber Ajansı