3 CIO’dan 2’sinin 2023 için önceliği siber güvenlik

Dijital dönüşüm her işletme için rekabetin ön koşuluna dönüşürken, şirketlerin teknoloji liderlerinin (CIO) tercihleri de önem kazandı. Gartner’ın 81 ülkede faaliyet gösteren şirketlerden 2.200’ü aşkın CIO ile yürüttüğü araştırma, 2023’ün teknoloji yatırımları açısından bir büyüme yılı değil, optimizasyon yılı olacağını ortaya koydu. Her 3 CIO’dan ikisi (%66), 2023’te siber güvenlik yatırımlarını önceliklendireceğini söyledi. 

Konuyla ilgili değerlendirmelerini paylaşan Berqnet Genel Müdürü Hakan Hintoğlu, “İş dünyası, son üç yılda hızlı bir dijital dönüşüm süreci yaşadı. 2023, bu yatırımların etkinliğinin ölçüldüğü, iyileştirildiği ve siber güvenlik konusunda bütünsel bir yaklaşımın geliştirildiği bir yıl olacak” dedi. 

Kuruluşların %95’i dijital değişim için vizyon geliştirmekte zorlanıyor

Araştırmanın çarpıcı sonuçlarından biri de, kuruluşların %95’inin dijital değişim konusunda vizyon geliştirmekte zorlanması oldu. Küresel ekonomideki daralmanın yönetim kurullarını daha temkinli hale getirdiğini dile getiren Hakan Hintoğlu, “Teknolojinin iş süreçlerinde sürdürülebilir başarı yakalamak için şart olduğu herkes tarafından kabul edilse de işletmeler optimizasyona nereden başlanacağı konusunda zorluk yaşıyor” dedi. 

Çalışma biçimlerindeki değişimler, yeniden şekillenen jeopolitik dengeler ve hızlı dijitalleşmeyle çeşitlenen teknolojiler sebebiyle siber güvenliğin tartışmasız bir önceliğe dönüştüğünü vurgulayan Hakan Hintoğlu, “Yönetim kurulları ve üst düzey yöneticiler, ortak bir siber güvenlik vizyonunda uzlaşmalı. Zira siber güvenlik için belirlenen bir strateji, diğer teknoloji yatırımların verimliliğine de etki ediyor. Üst yönetimlerin siber güvenlik ekipleriyle birlikte çalışması ve kurum içinde bir risk kültürü oluşturulmasına öncü etmesi çok önemli” ifadelerini kullandı. 

“Siber güvenlikte verimlilik, bütünsel bir yaklaşımla sağlanıyor”

Dünya Ekonomik Forumu tarafından hazırlanan Küresel Riskler Raporu’nun 2023 edisyonunda “yaygın siber suç ve siber güvensizlik” başlığı, bu yıl ilk kez iki ve on yıllık vadelerdeki 10 önemli risk arasında sayıldı. Yeni teknolojilerin hızlı gelişiminin kendi risklerini de beraberinde getirdiğine, her sektörde siber suçların ve işleyişi bozma girişimlerinin yaygın hale geleceğine dikkat çekildi. Teknolojilerin toplumların kritik işleyişiyle giderek iç içe geçmesinin iç tehditleri de artırdığı belirtildi. 

Gelişen teknolojinin siber suçluların elindeki olanakları da artırdığına dikkat çeken Berqnet Genel Müdürü Hakan Hintoğlu, değerlendirmelerini şu ifadelerle sonlandırdı: 

“Son yıllarda çeşitli kanallardan farklı araçlarla yapılan siber saldırılar, işletmelerin iş sürekliliğini etkileyecek boyuta ulaştı. Artan tehditlerle mücadele etmek için farklı ürünlere, güvenlik altyapılarına ve siber güvenlik odaklı insan kaynağına yatırım yapıldı. Bugün geldiğimiz noktada ise verimliliği destekleyecek bütünsel yaklaşımlara ihtiyaç var. Kurumların temel ağ ve güvenlik hizmetlerini tek bir platformda bir araya getirerek kolayca yönetilmesine olanak tanıyan SASE (Güvenli Erişim Hizmeti, Secure Access Service Edge) mimarisi bunlardan biri. Berqnet olarak, yönetim kurullarının ve CIO’ların ihtiyaç duyduğu bütünselliği sağlayan, %100 yerli Ar-Ge’yle geliştirdiğimiz SASE platformunu, Türk Lirasıyla ücretlendirerek sunuyoruz. Güvenlik duvarı, SD-WAN, Sanal Özel Ağ (VPN), Sıfır Güven Ağ Erişimi (ZTNA), Güvenli Web Ağ Geçidi ve Tehdit Engelleme çözümlerini bir araya getirerek siber güvenliği servis modeline dönüştüren SASE, CIO’ların önceliklendirdiği optimizasyonu sağlayan bir çözüm olarak öne çıkıyor.”